Kıbrıs Anunnakiler Eğitimi 17 Haziran 2023

Göktürk Ramu ile Alternatif Dünya Tarihi
Kıbrıs Anunnakiler Eğitimi
17 Haziran Cumartesi
12.00-18.00 Lefkoşa

Konular

- Anunnakiler Kimlerdir?
- Homosapiens’in Ortaya Çıkışı, 23. Kromozom (X-Y)
- RH Negatif Kan ve Kan Grupları
- Büyük Tufan ve Yeni Dünya; Kudüs, Baalbek ve Gize Piramitleri, Göbeklitepe
- İnsanlara verilen Enerji Sistemleri, Marduk’un 50 İsmi, Kabala, Esma-ül Hüsna
- Anunnakiler Şu An Neredeler?
- Dünya'yı Yöneten Yapay Zeka
- Kova Çağı Ne Zaman Başlıyor?
- Bizleri Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?

Göktürk Ramu ile Alternatif Dünya Tarihi (Anunnakiler Eğitimi)
- Anunnakiler Kimlerdir?
- Homosapiens’in Ortaya Çıkışı, 23. Kromozom (X-Y)
- RH Negatif Kan ve Kan Grupları
- Büyük Tufan ve Yeni Dünya; Kudüs, Baalbek ve Gize Piramitleri, Göbeklitepe
- İnsanlara verilen Enerji Sistemleri, Marduk’un 50 İsmi, Kabala, Esma-ül Hüsna
- Anunnakiler Şu An Neredeler?
- Dünya'yı Yöneten Yapay Zeka
- Kova Çağı Ne Zaman Başlıyor?
- Bizleri Nasıl Bir Gelecek Bekliyor?

Göktürk Ramu kimdir?
Gök Türk müstear ismiyle "Alternatif Dünya Tarihi" konusunda 5 kitap yazmış; "Anunnakiler" kitabı İngilizce'ye çevrilmiş bir araştırmacıdır.

Anunnakiler Mavi Kanlı mı?

 

Anunnakiler Mavi Kanlı mı?

Komplo teorilerinin en çok ilgi çeken konularından birisidir “Mavi Kan"

Bu konuyla ilgili çoğu sembolik anlatım olmak üzere, sayısız iddia ve görüş ortaya atılmıştır ancak henüz net bir görüş ortaya çıkmamıştır. Böyle insanların varlığına ilişkin henüz bir kanıt bulunamasa da mavi kanlı hayvanlar mevcuttur.

Peki, eğer "Mavi Kan” sembolik değilse, fiziksel olarak nasıl olabilir?

İnsan, hayvan ve bitkide oksijen taşıyıcı moleküller mutlaka bir metal içermektedir ve oksijen bu metale bağlanıp taşınmaktadır. Metali sırtlayan/taşıyan protein zincirlerine”Globulin”demekteyiz.

Omurgalılarda, oksijen taşıyıcı moleküllerin genel adı “hemoglobin” olarak bilinir ve metal olarak demir kullanan moleküllerdir. Demir oksijene bağlandığında paslanan çivilerde de görüldüğü üzere kırmızı rengini almaktadır. Hemoglobin metali % 90 demirden oluşmakta, ancak içinde küçük bir miktar bakır da bulundurmaktadır.

Yerküremizdeki hayvanlarda metali bakır olan oksijen taşıyıcı moleküllerde keşfedilmiş ve “hemocyanin” adi ile adlandırılmıştır. Bakır oksijen ile birleştiğinde mavi renk almaktadır. Avrupa’daki kiliselerin mavi çatıları bu sayede olmaktadır.

️İnsan kanında demir hâkim olmakla birlikte hemoglobinin biraz da bakır bağlanan kısmı vardır. Bu yüzden de insan kanı kırmızıdır.

Anunnakiler Mavi Kanlı mı?

Belki de Anunnakilerin kanında yüksek miktarda bakır hâkimdir ve hatta düşük oranda ikinci bir metal de vardır belki. Bu sayede kan renkleri mavidir.

Homeros'un İlyada'sında Ares ve Afrodit yani Teşup ve İnanna isimli iki Anunnakinin yaralandığı ve yaralarından "İkhor" adı verilen farklı renkte bir kan aktığı yazmaktadır. Homeros ikhorun rengini vermemiş olsa da bizler mavi kan olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Çünkü dünyamızda kırmızı kan dışında sadece mavi kanın varlığı görülmüştür. Hatta bu hayvanlardan nal yengeçlerinin mavi kanlarının birazı, kendileri öldürülmeden ilaç yapımında kullanılmak üzere alınmaktadır.

Bu araştırmamda bana yardımcı olan Hematopatolog Dr. Özden Özer’e teşekkürler.
#mavikan #blueblood #anunnaki #anunnakiler #göktürkramu #gokturkramu

Keltlerin Edirne'deki İzleri; Dolmen ve Menhirler

Keltlerin Edirne'deki İzleri; Dolmen ve Menhirler

Keltlerin Anadolu'dan gittikleri kabul edilmektedir. Hatta Stonehenge tarzı yapıların ilk örnekleri bugün Edirne'deki dolmen ve menhirlerdir. Dolmen kelimesi Keltçe bir kelimedir ve ilk olarak Son Tunç Çağı bitimiyle yapımlarına başlanmış, bazılarının kullanımının M.Ö. 8-7. yüzyıllara kadar sürdüğü belirlenmiştir.

Dolmenler ile ilgili farklı varsayımlar ve söylentiler mevcuttur. Mezar olarak yapıldığı iddalarının yanısıra belli ritüellerle kehanet merkezi olarak kullanıldığı veya Outlander dizisindeki gibi farklı boyutlara ya da zamanlara geçiş kapıları olduğu da söylenmektedir.

Yine dolmenlerin, ölümü yaklaşmış kabile bilgelerinin mezarları olarak yapıldığı, bilgelerin bu odalara kapatıldığı ve hatta buradan öte aleme seyahat yaptıkları söylenmektedir.

Dolmenlerin içindeki radyoaktif değerler ile dışındaki radyoaktif değerler birbirinden farklıdır. Dolmenlere pusula ile yaklaştığınızda, manyetik değerden yani kuzeyden saptığı görülmektedir.

Benim araştırmalarım ise Keltlerin Truva Savaşı ile ayrılan Luvilerin bir kolu olduğunu söylemektedir. Luviler, Yunanlarla yaptıkları Truva Savaşı'nı ve Mısırlılarla yaptıkları savaşları kaybetmişler ve göçe zorlanmışlardır. Aenas ve beraberindekiler Roma'ya giderek Etrüskleri ve sonrasında torunları Romus ve Romulus, Roma İmp. kurmuşlardır. Bir kol ise çok daha ileri giderek Galatlar ve Keltler olmuşlardır. Hatta bazı Galatların torunları sonradan Anadolu'ya dönecek ve Galata'yı da onlar kuracaktır...
Göktürk Ramu
#edirne #dolmenler #dolmen #menhir #menhirler #lalapaşadolmeni #keltler #kelt

Göbeklitepe'den Daha Eski Olduğu Düşünülen Boncuklu Tarla

Göbeklitepe'den Daha Eski Olduğu Düşünülen Boncuklu Tarla


Mardin'in Dargeçit ilçesi yakınlarında bulunan Boncuklu Tarla'nın Göbeklitepe ve Karahantepe'den daha eski olduğu düşünülmektedir.


Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem’e tarihlenen bir yerleşme olan Boncuklu Tarla, MÖ 13. binyıldan, MÖ 8. binyılın sonlarına kadar kesintisiz olarak iskan görmüştür.


2022 yılında Boncuklu Tarla kazılarında, üç farklı evrede üst üste inşa edilmiş ve yaklaşık 12.000 yıllık olduğu düşünülen bir ‘kamu binası’nın ortaya çıkartılmıştır. Yapıda boncuklar, ok uçları ve kemikler gibi birçok buluntu da bulunmuştur.


Kazılar, Mardin Artuklu Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ergül Kodaş başkanlığında, arkeologlar ve antropologlardan oluşan 15 kişilik ekip tarafından yürütülmektedir.


Milattan önce 10.000 yılına ait, üç kere üst üste inşa edilmiş kamusal yapının önemli bir bölümünü açığa çıkardıklarını belirten Doç. Dr. Kodaş, bu yapının konut olmadığını ve birçok kişi veya grup tarafından kullanılmış büyük boyutlu bir yapı olduğunu söylüyor.


Boncuklu Tarla’da bulunan bazı yapılar, günümüzden 13.000 yıl öncesine tarihleniyor ve bu yapılar, Körtik Tepe ile birlikte Yukarı Dicle Vadisi’nde kalıcı yerleşmelerin ilk örnekleri arasında yer alıyor. Boncuklu Tarla ve Körtik Tepe’deki bu tür yapılar, Göbeklitepe’den 1.000 yıl daha eski...
#mardin #dargeçit #boncuklutarla

Batman Piramitleri

Batman Piramitleri

Batman merkeze bağlı Emso Köyü'ndeki Baktaş ailesine ait arazide bulunan Batman Piramitleri

Kadim tapınaklar enerji alanlarının üzerine kurulmuştur. Mısır'daki en önemli yirmi bir adet piramidin tamamı enerji yataklarının üzerine kurulmuştur. Krallar vadisindeki piramitlerin magnezyum; Red Piramit ve Medum Piramidi gibi piramitlerin doğalgaz, Hawara piramidinin su; Gize Piramitlerinin yerküre enerjisi üzerine kurulması gibi tüm tapınaklarında bir hat üzerinde kurulduğu veya takımyıldızları izdüşümü alınarak yapıldıkları görülmüştür.

Hatta bu yapıların sanki bir bilgisayarın anakart sisteminin üzerine konulan parçalar gibi oldukları görülmektedir. Yani birileri dünyayı bir anakart olarak görmüş ve üzerine enerjiyi işlesinler diye bu yapıları kurmuştur.

Yerküre enerjisi dediğimiz bu enerjilerin kaynağı hakkında birçok görüş bulunmakla birlikte en çok kabul edileni Arkeolog Alfred Watkins’in “Ley Hatları” teorisidir. Antik haritalarda, önemli yapıların hep ayni hatlarda hizalanarak dönem dönem üst üste yapılandığını gören Watkins’e göre, ley hatları düz ve paralel bir şekilde yürümektedir. Stonehenge anıtı gibi özel dikilmiş taşlarla, eskinin yapıtları bu gizemli enerjinin belirgin noktaları veya radyo alıcıları gibidir. Bu teoriye göre Dünya’nın kendine özgü doğal bir gücü ve enerjisi bulunmaktadır.

İşte ley hatlarının üzerine kurulmuş piramitlerden Batman'da da bulunmaktadır. Bu piramitler ülkemizde doğal tepeler olarak kabul edilse de arazi sahibi Muazzez Baktaş yurtdışından bir çok üniversitenin bölgeyi ziyaret ettiğini ve araştırma izni talep ettiklerini söylemektedir. Bölgede piramitlerden başka, yeraltı tünelleri ve zigurat yapılarında var olduğunu eklemiştir.

Bilgiler için teşekkürler @heja_baktas @beratbaktas

6-7 Mayıs 2023 Frig Vadisi - Yazılıkaya Turu

Göktürk Ramu ve Zekiye Olgaçay ile

6 Mayıs Cumartesi– 1.Gün Eskişehir

5 Mayıs Cuma gecesi Saat 23.30 incirliden hareketimiz sonrasında 01.00 da Kadıköy’ den Afyon’a doğru hareket ettik. 5 saatlik yolculuktan sonra Eslişehir'de aldığımız serbest kahvaltının ardından Yazılıkaya’ya doğru yola çıktık. Yazılıkaya anıtı aynı zamanda Frigya Yazılıkayası ve Kral Midas Anıtı olarak bilinmektedir. 

Peru’daki Titicaca Gölü kenarında bulunan ve Tanrıların Kapısı ya da Yıldız Geçidi olarak adlandırılan Hayu Marca’ya benzerliğiyle dikkat çeken ve ülkemizdeki ley hattının geçtiği yerlerden biri olduğu iddia edilen Yazılıkaya ziyaretimizi tamamladıktan sonra konaklama ve dinlenme için Eskişehir’deki Ramada Plaza Otel'e yerleştik.

7 Mayıs Pazar -2.Gün Frig Vadisi

Kahvaltının ardından otelden ayrılıp, ilk olarak gezimizin en ilginç yerlerinden biri olan, 14 milyon yıllık olduğu ileri sürülen tekerlek izlerine doğru hareket ettik. 

Hemen ardından AROG filminin çekildiği vadiyi de görerek Frig yapısı olan Aslantaş’ı ziyaret ettik. 

Ayazini'de aldığımız öğlen yemeğinin ardından Aslantaş’ın batısında aynı kayalıkların devamında yer alan, kapısında Medusa başlı yılan kabartması ve iki yanında mızraklarıyla yılana saldıran iki savaşçı figürü bulunan Yılantaş’ı ziyaret ettik. 500 Metre ileride bulunan Maltaş Kibele Açıkhava Tapınağı’nı da ziyaret ettikten sonra iki sfenks (insan başlı kanatlı aslan), ana cephede niş içinde ayakta duran iki aslan arasında Kibele bulunan Aslankaya Açıkhava Tapınağı’nı ziyaret ettik ve Eskişehir'den katılan misafirlerimizi bırakarak dönüş için İstanbul’a doğru yola çıktık.